Getir

5 Mart 2014 Çarşamba

"Akşam saat 8'de parayı hastaneye getir." Ne yapacaktı? Kesin bir emir cümlesi ile karşı karşıyaydı. Parayı bulamazsa abisinin hastane masraflarını karşılayacak hiç kimse yoktu. Çaresizdi. Kaderine lanet etti. Yine her zamanki gibi en iyi bildiği şeyi yaptı yani. Bir işi vardı ama kazandığı para hiçbir şeye yetmiyordu. Bir de bütün sıkıntılar parası olmayanları özellikle buluyormuşcasına başlarına geliyordu. Derin bir iç çekti. Cebinden bir sigara çıkarıp yaktı. O an çaresizlikten sadece ölmeyi dileyebildi. Tüm sıkıntıları ardında bırakmak. Oraya gidince de kontenjan açığından abisini de yanına almak. Zaten iki kardeş bir başlarına yaşayıp gidiyorlardı. Buna yaşamak denirse elbet. Bir eşleri olmamıştı. Kİmse gönlünü onlara kaptırmamıştı. Böyle çulsuz bir adamı kim ne yapsındı ki? Ah be kader dedi içinden, bir gün mutlu etmedin bizi. Sürekli sabrımız sınandı durdu senin tarafından. Hayatımı kendi istediğim gibi yaşayamadım ama belki ölümümü ben gerçekleştirebilirim, dedi. Sigarasından derin bir nefes daha çekmişti gece karanlığı getirirken.

0 yorum:

Yorum Gönder